19 Mayıs 2010 Çarşamba

Arkadaş Kıskançlığı...

ARKADAŞ KISKANÇLIĞI

İnsanın doğasında olan kıskançlık evde, işte, okulda olsun hayatın her kesiminde yaşayacağımız, hissedeceğimiz duyguların başında gelmektedir.

Evde kardeşler arasında, özel hayatta çiftler, arkadaşlar. iş ortamında ise çalışma arkadaşları arasında yaşanabilir kıskançlık. Yani kıskançlığa içinde bulunduğumuz çeşitli ortamlarda hissedebiliriz.

Ama son senelerde kıskançlık duygusu, en çok ortaokul/lise dönemindeki gençlerde rastlandığı gözlemlenmiştir. Özellikle, ergenlik dönemini yaşayan gençler arasında yaygın olan bu duygu insanı gerçekten de düşündürmekte…

Acaba neden gençlerimiz bu duyguyu bu kadar yoğun yaşıyorlar?

Arkadaşlarını neden kıskanıyorlar; ya da kıskançlığa maruz kalıyorlar?

Ergenlik insan yaşamının en güzel, en mutlu ve en güçlü dönemleri olurken, aynı zamanda birer kriz ya da bunalım dönemleridir. Ergenlik dönemi duygusal oluşumların, zihinsel değişimlerin, fiziksel olgunluğun yer aldığı bir süreçtir. Ergenler bu dönemde “BEN KİMİM?” , “NEYE İNANIP DEĞER VERİYORUM?” gibi soruların cevabını arama gereksinimini duyarlar. Ergenlik döneminde çeşitli duygusal tepkiler gözlenmektedir. Bunların başında da kıskançlık duygusu bulunmaktadır.

Kıskançlık duygusu, başta da belirtildiği gibi herkes tarafından yaşanan normal bir duygudur. Ama önemli olan dozajıdır. Kıskançlık, imrenme, sonra gıpta etme ile başlayıp haset etmeye kadar gidebileceği gerçeğini hatırlamak lazımdır. Kıskançlıkta ‘ah keşke’ demenin bir adım ötesi vardır. Aşırısı, kargaşa ve düşmanlığa, dedikodulara, rekabete ve arkadaşlık ilişkilerinde dalgalanmalara sebep olabilir.

Gözlemlenen şu dur ki; günümüzün tüketim topluluğunda yetişen gençlerimiz sürekli olarak kendilerini başkaları ile bir mukayese içerisinde. Kim olduğu, yaptığı ya da sahip olduğu şeyler ile alakalı olarak kıskançlık duygusu belirir.

Arkadaşımın çantası çok güzel; neden ben de yok?’

Onun erkek arkadaşı var; benim neden yok?’

‘Okulda benden daha çok ilgi görüyor; çok popüler…’

‘ Arkadaşım daha iyi basket oynuyor benden…’

‘Benden daha iyi not alanlar var…’

Yukarıdaki örneklerden de anlaşabilineceği gibi kıskançlık gençler arasında en çok ‘karşılaştırmalar’ dan dolayı yaşanabilmekte ve ya hissedilmektedir. Ayrıca kıskançlık duygusu özellikle ‘öz-güven’ eksikliği olan kişiler tarafından yaşandığı saptanmıştır. Özellikle de, kendi ile ilgili mutsuzluklar hissediyorsa genç kıskançlık yaşama olasılığı artmaktadır.

Eğitim sistemimizdeki eksiklikler ve hatalar -sürekli yapılan sınavlar başta olmak üzere-gençlerimizi devamlı olarak rekabet ortamının içerisine almakta ve onlar üzerinde baskı oluşturmakta. Dolayısı ile okullarda arkadaş kıskançlıklarının yaşanmasına temel oluşturmaktadır.

Bunlara ek olarak, gençlerdeki kıskançlık duygusu ‘arkadaşlarını kaybetme korkusundan’ yaşanabilmektedir. Daha bireysel ve hırslı yetiştirilen gençlerde ‘paylaşımı’ bilememekte bunu tetiklemektedir. İlişkilerinde herhangi bir şekilde tehdit hisseden genç üzüntü, umutsuzluk, öfke duygularını yoğun bir şekilde hissetmekte, sonuç olarak arkadaşlarına kıskançlık gösterebilmektedir.

Gençlerin kıskançlık duygusunu yaşamaları ve ya arkadaşları tarafından maruz kalmalarının altında yatan değişik psikolojik nedenler bulunmaktadır. Bunların en başında ‘aile içi ilişkiler’ gelmektedir. Çocuklar, kendi ailelerinde anne-babalarının davranış biçimlerini örnek olarak gördüklerinden, onları modellemeye başlarlar ve kendi hayatlarında aynı davranış biçimlerini göstermeye başlarlar. Örneğin, kıskanç babayı gören erkek çocuk ilerde kendi kız arkadaşlarına aynı şekilde davranacaktır. Ya da kardeş kıskançlığını gösteren çocuk muhtemelen sosyal hayatında arkadaşlarına da bu kıskançlık duygusunu yaşatacaktır.

Peki… acaba gençlerimiz bu kıskançlık duygusu ve kıskançlık durumu ile nasıl baş edebilirler?

  • Öncelikle arkadaşlarınızla ilgili düşünceleri gözden geçirin. Size yardım ediyor mu? Zararlar mı veriyor? Sizde güven oluşturuyor mu? Kıskançlık araya girmeden önceki arkadaşlığınız nasıldı?
  • Neler söyleyeceğinizi ve nasıl bunları yüzleştireceğinizi bulun. Bazen kıskançlık kendi hatalarınızı da görmenizi engelleyebilir.
  • Dürüst olun. Yapabileceğiniz en kötü şey kıskançlık hissettiğiniz de bunu açmamak, gizlemektir.

Kıskanç olduğunuzu, ya da kıskançlık duygusunu karşı tarafta hissettiğinizi paylaşmak nedenlerini bulmak ve sorunları aşmak için önemlidir. Dürüstlük her zaman arkadaşlar arasında köprü oluşturulmasına yardımcı olur.

Unutulmaması gerekir ki kıskançlık, heyecan, korku, güvensizlik gibi duyguların ve düşüncelerin karışımından oluşur. Herkes için kendine özgü bir deneyimdir. Bazıları belli etmese de herkes kıskaçlık duygusunu hisseder ve yaşar. Sağlıklı arkadaşlık bağlarını kaybetmemek adına bu duygunun varlığını ve kıskançlık duygusunun yaşanılan durumları irdelemek gerekmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder